NATO’ya üyelik yolunu açmak için Türkiye’yle mutabakat imzalayan İsveç Dışişleri Bakanı Ann Linde ülkesinde eleştirilere maruz kaldı. Linde “(Cumhurbaşkanı Tayyip) Erdoğan’a boyun eğmedik” dedi.
İspanya’nın başkenti Madrid’deki NATO liderler zirvesi öncesindeki dörtlü görüşmede, İsveç ve Finlandiya’nın taahhütleri sonrası Türkiye, bu iki ülkenin NATO’ya üyelik başvurusunu destekleyeceği açıklamıştı.
NATO’daki diğer 30 ülke gibi konuyla ilgili veto hakkı bulunan Türkiye üyeliklere karşı çıkıyordu.
DW’nin haberine göre İsveç gazetesi Aftonbladet’e konuşan Linde, şunları dedi: “Terör faaliyeti olduğu yönünde delil olmadıkça hiçbir iadeye razı olmayacağız. Kürtler açısından insan haklarının ya da demokratik haklarının risk altında olduğunu düşünmelerini gerektirecek bir sebep yok.”
NATO zirvesi için İspanya’nın başkenti Madrid’de bulunan Linde İsveç radyosuna da şöyle konuştu: “İnsanların sahip olduğu demokratik hakları değiştirmeyeceğiz ama öte yandan terör faaliyetlerinin farklı kısımlarını suça konu etmede belirgin sertleştirmelere gidilecek.”
Linde, İsveç’in ‘teröristlerin sığındığı bir ülke’ olmaması gerektiğini söyledi.
İÇİNDEKİLER
Üçlü memoranduma İsveç’te Sosyal Demokrat İşçi Partisi’nin azınlık hükümetine dışarıdan destek veren iki siyasi partiden ve bağımsız Kürt milletvekili Amineh Kakabaveh’den tepki var.
Sol Parti lideri Nooshi Dadgostar Twitter hesabından şunları yazdı: “İsveç güvenlik politikasını despot Erdoğan’ın ellerine bırakmanın tehlikeleri konusunda daha önce uyarıda bulunduk. Ancak hükümet bunun olacağını reddetti. Şimdi masadaki kartları görmemiz lazım. İsveç, Suriye’ye karşı saldırganlık savaşında Türkiye’yi silahlandıracak mı? Hangi rejim muhalifleri iade edilecek?”
Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Märta Stenevi de Dışişleri Bakanı Linde’den meclis dış ilişkiler komisyonunda mutabakatın içeriğini açıklamasını ve konuyla ilgili soruları yanıtlamasını istedi.
Stenevi Twitter silah ihracatları ve iade edilecek kişiler konusunda ‘endişe verici değişikliklerin söz konusu olduğunu’ belirtti.
Kakabaveh de mutabakatı ‘İsveç siyasi tarihinde kara bir gün’ ve ‘barış ile demokrasiyi güçlendirmeyen üzücü ve alaycı bir politika’ olarak niteledi.
Dışişleri Bakanı Ann Linde için güven oylaması ihtimalini de dile getirdi. Bağımsız milletvekili olan Kakabaveh, hükümetin meclis çoğunluğunu elde tutabilmesi açısından kritik bir öneme sahip.
349 milletvekilinin bulunduğu mecliste azınlık hükümetini kuran İsveç Sosyal Demokrat İşçi Partisi’nin 100 milletvekili bulunuyor. Azınlık hükümetine 31 milletvekili olan liberal çizgideki Merkez Partisi, 27 milletvekili olan Sol Parti, 16 milletvekili olan Yeşiller Partisi ile bağımsız Kürt milletvekili Kakabaveh dışarıdan destek veriyor. Tüm bu sayılar toplandığında hükümet 175 sandalyeyle muhalefetteki 174 vekil karşısında meclis çoğunluğunu elinde tutuyor.
Türkiye, İsveç ve Finlandiya arasında üçlü memorandum dün imzalandı. Memorandumda Türkiye’ye verilen güvenceler arasında başta PKK olmak üzere terör örgütleriyle mücadelede somut adımlar atılması ve İsveç ile Finlandiya’nın Türkiye’ye yönelik silah satışı ambargosunu sonlandırılması yer aldı.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ da bugün Ankara’da basın mensuplarına açıklamada Türkiye’nin İsveç ve Finlandiya’dan 33 kişi için iade talep edeceğini söyledi.
Bozdağ, şunları dedi: “Onlara ayrıca bir yazı yazarak bu mutabakat çerçevesinde verdikleri sözlerin gereği, hem Finlandiya’da altı PKK’lı, altı ‘FETÖ’cü terörist, İsveç’te ise 10 ‘FETÖ’cü, 11 PKK’lı teröristin dosyaları, ilgili ülkelerin Adalet Bakanlıklarında bekliyor. Şimdi bu mutabakattan sonra biz de Adalet Bakanlığı olarak bunların iadesi hususunu yeniden kendilerine yazacağız ve hatırlatacağız.”
İsveç medyasında mayısta çıkan haberlerde Türkiye’nin istediği kişiler arasında Amineh Kakabaveh’in de olduğu ileri sürülmüş ancak bu iddia doğrulanmamıştı.